Oyun Teorisi ve bu teorinin ortaya çıkışı uzun yıllar öncesine dayanır. Çalışmada önce oyun teorisinin tarihsel gelişimi ve uygulama alanları incelenmiştir.

İkinci bölümde, oyun teorisi ile ilgili temel kavramlar tanımlanmış, sonra oyun teorisi için başlıca önermeler verildikten sonra, diğer bölümlerde oyun teorisiyle ilgili çeşitli stratejiler ve yöntemler örneklerle desteklenerek açıklanılmaya çalışılmıştır.


Oyuın Teorisinin Gelişimi ve Uygulama Alanları Nelerdir ?

Oyun Teorisinin Gelişimi

Samuel Johnson (1755) oyun kelimesini, herhangi bir şeyin eğlencesi olarak tanımlar. Modern düşünceler, bu tanıma ek olarak belirli kuralları da birleştirmiştir. Mesela, atletik oyunlardan golf, basketbol, futbol ve tenis; kart oyunlarından briç, poker; tahta oyunlarından satranç ve tavla gibi. Bu oyunlardan çoğu karşılıklı etkileşimi ve rekabeti getirir, oyuncu oyundaki diğer oyuncudan üstün olmak için çabalar ve onun başarısı, diğer oyuncuların hareketlerine ve kendi hareketlerine bağlıdır.  Bu tanımlama ve örnekler oyun kelimesinin ilk algılanışı olup, gündelik hayatta kullanışına denk düşer.

Oyunun bir başka gündelik ve basit tanımlamasını Rousseau, Discourse on the Origin and Basis of Equality among Men eserinde yapmıştır:
Avcı grubu, erkek geyik avlamayı karar vermişlerse, tamamen bu amaçlarını başarmak için uğraşacaklardır. Ama eğer bir yabani tavşan onların yanından geçerse, kuşkusuz peşine düşmeye çalışmayacaktır. Gruptan biri, ilk olarak avlanırsa, arkadaşları kendinden önce avlanamadıkları için üzülecektir veya avı kaçırdıkları için biraz kaygılanacaktır.


Burada bazı boşluklar doldurulursa, sadece iki avcı olup, eş zamanlı olarak geyik mi yoksa tavşan mı avlayacaklarına karar vermelilerdir. Eğer ikisi de geyik için avlanırlarsa bir geyik yakalayıp onu eşitçe paylaşacaklar ve bir geyiği ikisi yiyeceklerdir. Eğer bir avcı geyik avlarken diğeri de tavşan için çabalarsa, biri önce geyiği diğeri de sonra tavşan yakalayacak ve her avcı, yarım geyiktense bir tavşanı (ya da tersi) tercih edecektir. Sonuçta bu basit örnek bir oyundur. Avcılar ise, oyuncudur. Her oyuncu iki strateji arasında seçim yapmak zorundadır: Geyik ya da tavşan avlamak. Seçimlerinin kaybı, bir avdır. Örneğin, geyik 4 birim fayda sağlıyorsa ve tavşanın değeri 1 ise, her iki avcı da geyik avladıklarında kayıpları 2 birim olacaktır.

İşletme ve ekonomi kaynaklarında oyun zamanla ortaya çıkacak olan belli ödemeleri (outcomes) önceden kestirmek için karar verme zorunluluğunda kalan tarafların (veya oyuncuların) menfaat çatışmalarını veya rekabetini yansıtır.  Oyun Teorisi karmaşık yararların mücadelesini açıklayan matematiksel bir yaklaşımdır. Yararların çatışması ekonomide (sendika yöneticisi arasındaki ücret görüşmeleri oligopol piyasasındaki durumlar vb.) olağan olduğundan, son yıllarda oyun kuramına ilgi oldukça artmıştır. Hatta bazı iktisatçılar belirlenemeyen oligopolistik çözümler için başvurulabilecek en son aracın oyun kuramı modelinin olduğunu öne sürerler.

Oyun teorisi ve lineer programlama, kantitatif teknikler arasında yer alır. Aradaki ayrım oyun teorisi kavramlarıyla matrisi yazabilen oyunda seçeneklerin çok fazla olması halinde lineer programlama problemi olarak inceleme özelliğinde bulunabilir. Bununla beraber oyun teorisinde taraflar, kazançlarını mümkün olduğu kadar arttırmayı veya mümkün olduğu kadar az kaybetmeyi benimserler.

Oyun teorisi, karar teorilerinin altında incelenen bir konudur. Karar problemlerinde tek bir karar vericinin bulunduğu problemlerdir. Bu problemlerde tek bir karar verici bulunduğundan, amaç fonksiyonunun değeri, yalnızca bu karar vericinin kararına bağlı kalarak değerlendirilir. Uygulamada birden çok karar vericinin bulunduğu karar problemleriyle karşılaşmak daha olağandır. Esas amacı birbirine rakip olan ve çıkarları çatışan tarafların akılcı davranış kurallarının belirlenmesi olan oyun teorisi, bu tür karar ortamlarını açıklayan matematiksel bir yaklaşımdır.

Oyunların şans kuramı 17. Yüzyılda ortaya atılmış ve olasılık kuramı adı verilen matematik dalının gelişmesinde kaynak olmuştur. Oyun kuramına ilk değinen matematikçi Emile Barel’dir. Stratejik oyunlar kuramının bulucusu olan J. Von Neumann bu konu üzerindeki ilk çalışmasını 1928’de yayınlamıştır. Sonra Oskar Morgenstern ile birlikte Theory of Games and Economic Behavior adlı yapıtı 1944’de yayınlamışlardır.  Bu çalışmadan sonra matematikçiler ve sosyal bilimciler, oyun kuramı ile ilgili pekçok çalışma sunmalarına karşın alanın hala araştırmaya gereksinimi vardır.


Oyun Teorisinin Uygulama Alanları

Oyun teorisi iş sorunlarının çözümünde yaygın olarak kullanılmamaktadır. Buna karşın rekabet unsurları içinde önemli bir görüş açıklığı sağlamıştır. Yöneticinin işi, rekabete etki eden faktörler içindeki hal tarzını göz önüne alarak, mevcut en iyi stratejiyi seçmektir. Böylece stratejinin onaylanması ve anlaşılmasında çok faydalıdır.

Herhangi bir stratejik oyun, davranışa dayanan oyunun sonucudur. Oyun, oyuncunun stratejisine ve faaliyeti esnasındaki şansına bağlıdır. Stratejik oyunlara örnek olarak, satranç, savaş oyunları, briç ve pek çok kağıt oyunları gösterilebilir.

İşletme problemlerinden örnekler ise rekabete dayanan problemler veya doğaya karşı verilecek karar problemleri şunlardır:

• Teklif verme politikalarının saptanması,
• Reklam planları,
• Satın alma politikasının belirlenmesi,
• Yeni mamuller arasından seçim yapma,
• Araştırma stratejilerinin belirlenmesi,
• Talebin belirsiz olması halinde üretim programlama,
• Fiyatlama.

Yarışım, çatışma veya mücadele ile eşanlamlı düşünülebilir. Aslında yarışım kontrol altına alınmış bir savaşımdan başka bir şey değildir. Çatışmanın üç temel türü şu şekilde sıralanabilir:

a) Kavga – amaç rakibi saf dışı etmek,
b) Oyunlar – amaç zekice rakibe karşı üstün gelmek,
c) Görüşme – amaç rakibi inandırmak.


Makalenin Devamı
➕ Oyun Teorisi Temel Kavramları


Kaynaklar :

-  James W. Friedman, Game Theory With Applications To Economics, 2nd ed., Oxford University Press, New York, 1990, s.3.
-  Drew Fudenberg and Jean Tirole, Game Theory, The MIT Press, Massachusetts, 1998, s. 3.
-  Osman Halaç, Kantitatif Karar Verme Teknikleri (Yöneylem Araştırması), 4.b., Alfa Basım Yayım Dağıtım, İstanbul, 1995, s. 72.
-  Ahmet Öztürk, Yöneylem Araştırması, 5.b., Ekin Kitapevi Yayınları, Bursa, 1997, s.383.
-  Nalan Cinemre, Yöneylem Araştırması, Beta Basım Yayım Dağıtım A.Ş., İstanbul, 1997, s.287.
 


comments loading
Bilişim PARK © 2025